Başka Bir Bakışla Karanlık Enerji

Hubble gözüyle NGC 5584 gökadası. Başak (Virgo) takımyıldızında bulunan gökada 72 milyon ışık yılı uzaklıkta yer alıyor.

Evrenin genişleme hızını kestirmeye çalışan bilim insanları NASA’nın Hubble Uzay Teleskopu ile karanlık enerjinin yapısını ele alan kuram ı gözardı ederek yeni bir çalışma gerçekleştirdiler.

Evren giderek artan bir hızla genişliyor gibi görünüyor. Evrenin kütle çekiminin tersine işleyen karanlık enerjiyle dolu olduğuna inanılıyor. Gökadamızı 8 milyar ışık yılı kadar büyüklükte muazzam bir kabarcık boşluğu kaplıyor. Bu boşluğun merkezinde bulunsaydık gökadaların birbirinden hızla uzaklaştığını görecektik.

Gökbilimciler evrenin genişleme hızına ait elde ettiği yeni veriler mevcut kuramı görmezden gelerek yapıldı.  Sonuçta mevcut kurama alternatif bir kuram geliştirdiler. Araştırmanın liderliğini Uzay Teleskopu Bilim Enstitüsü (Space Telescope Science Institute (STScI)) ve Johns Hopkins Üniversitesi’nde görevli Adam Riess yapıyor. Hubble gözlemleri ile karanlık enerjinin davranışının daha iyi anlaşılabilmesi için Hubble sabitinin kesin değeri elde edilmeye çalışıldı. Gözlemlerle sadece % 3,3 oranındaki hata payıyla bir büyüme oranı elde edildi. 2009 yılında yapılan Hubble ölçümlerine göre hata oranı % 30 azalmış oldu.

“Tıpkı bir polisin elindeki radar cihazı gibi biz de Hubble’daki yeni kamerayla evrenin genişleme hızını ölçmeye çalışıyoruz. Bu da karanlık enerjinin gaz pedalına daha fazla bastığını gösteriyor” diyor Riess.

Riess ve ekibi işe önce yakın ve uzaktaki gökadaların bize olan uzaklıklarını belirleyerek başladı. Uzayın genişlemesi nedeniyle bunların arasındaki uzaklığın görünürde ne kadar arttığı belirlenmeye çalışıldı. Ayrıca bu gökadaların Samanyolu’na olan uzaklıkları da saptanmaya çalışıldı. Gökbilimciler gökadaların uzaklıklarını doğrudan ölçemiyor, bunun yerine yıldız a da diğer güvenilir nesneleri kullanmak zorundadır. Yıldızın ölçülen parlaklığı ile gerçek mesafesine ulaşılır. Bu uzaklıklar Dünya’dan görülen parlaklıları ile gerçek parlaklıkları karşılaştırılarak elde edilir.

Daha uzaktaki nesneler için ise Riess’in ekibi Tip Ia süpernovalarını seçti. Bu yıldız patlamaları parlaklıklarıyla evrenin en uzak köşesinde bile kendilerini gösterir. Tip Ia süpernovaları ve Sefeid yıldızların görünür parlaklıkları ile kendi gerçek parlak parlaklıkları hesaplanıp uzaklıkları kestirilir.

Teleskop üzerindeki Geniş Alan Kamerası-3’ün görünür ve yakın kızılötesi ışık altında gözlem yapabilme yeteneğiyle gökbilimciler farklı araçlarla elde edilen verilerdeki sistematik hataları ortadan kaldırmışlardır.

Ekip üyesi Lucas Macri: “Hubble’daki Geniş Alan Görüntüleyicisi-3’ün iyi fotoğraflar elde etmesi için küçük ayarların yapılması gerekti, bu da ölçüm sonuçlarının uzun sürede sonuçlanmasına neden oldu” diyor.

Evrenin genişleme hızının kesin olarak bilinmesi, evrenin şeklini, karanlık enerjinin gücünü, nötrino ya da diğer hayalet parçacıkların özelliklerini anlamaya yardımcı olacaktır.

NASA Genel Merkezi’nden Jon Morse: “Thomas Edison: ‘Atılan her adım yanlış da olsa ileri bir adımdır’ demişti. Bilim insanları işlerini bu prensipte sürdürüyor. Hızlanarak genişleyen balon kuramı Hubble gibi NASA görevleri yardımıyla değişerek gerçeğe ulaşacaktır” diyor.

Hubble

Önerilir...

Düşünceniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

%d