Evrenin Başlangıcındaki En Parlak Kuasar Keşfedildi

Hubble teleskopu erken evren zamanında oluşmuş en parlak kuasar keşfetti. Kuasar 20 yıl süren çalışmayla güçlü kütle çekimi mercek etkisi yardımıyla tespit edildi. Bu eşsiz cisim, evren henüz bir milyar yıl yaşında bile değilken gökadaların nasıl oluştuğu hakkında fikir vermektedir.

Ressam gözüyle merkezinde süper kütleli karadelik bulunan ve evrenin erken döneminde oluşmuş en parlak kuasar J043947.08+163415.7’nin temsili resmi (ESA / Hubble, NASA, M. Kornmesser).
Yüksek çözünürlük görüntüler için tıklayınız.

Kuasarlar, aktif gökadaların son derece parlak çekirdekleridir. Bir kuasarın parlaklığı merkezindeki süper kütleli karadelik çevresinde biriken maddeyle ilgilidir. Karadeliğe düşen gaz tüm dalga boylarında gözlenebilen inanılmaz miktarda enerji ortaya çıkarır.

J043947.08 + 163415.7 olarak kodlanan kuasar 600 trilyon Güneş parlaklığındadır. Merkezindeki süper kütleli karadelik ise yüzlerce milyon Güneş kütlesindedir. Çalışma ekibinden ABD’deki Arizona Üniversitesinden Xiaohui Fan: “Uzun zamandır aradığımız cismi bulduk. Gözlenebilir evrende bundan daha parlak birkaç kuasar daha olmasını beklemiyoruz” diyor.

Parlaklığına karşılık Hubble güçlü kütle çekimi mercek etkisinden dolayı sadece yerini belirleyebildi. Kuasar ile Dünya arasında bir ışık gökadası bulunmaktadır. Bu gökada kuasardan gelen ışığı bükmekle kalmayıp, kuasarı kütle çekimsel mercek etkisinin olmadığı durumdan üç kat daha büyük ve 50 kat daha parlak yapar. Bu nedenle yer merkezli görsel verilerle kuasar oldukça kompakt ve çözülmemiş durumda görünür. Bunu ancak Hubble gibi keskin gözü olan bir teleskop çözebilir.

Ön plandaki gökada (mavi) ve onun mercek etkisiyle çok büyütüp parlattığı kuasar (turuncu) ancak Hubble ile çözümlenebildi (NASA, ESA, X. Fan (Arizona Üniversitesi).

Eldeki veriler sadece süper kütleli karadeliğin son derece yüksek miktarda madde topladığını değil aynı zamanda kuasarın yılda 10 bin yıldız oluşturduğunu da göstermektedir. Çalışma ekibinden Almanya’daki Max Planck Enstitüsünden Fabian Walter: “Özellikleri ve uzaklığı nedeniyle kuasarların evrimini ve merkezlerindeki süper kütleli karadeliğin yıldız oluşumundaki rolünü araştırmak için iyi aday bulduk. Keşif bu nedenle çok önemli” diyor.

J043947.08 + 163415.7’ye benzer kuasarlar, genç evrenin yeniden iyonlaşma (reionisation) aşamasındayken, genç gökada ve kuasarlardan gelen ışınımın Büyük Patlamadan sadece 400 bin yıl sonra soğuyan hidrojeni ısıtması sırasında oluştular. Böylece evren nötr durumdan bir kez daha iyonize plazma haline geçti. Bununla birlikte yeniden iyonlaşan fotonları hangi cisimlerin sağladığı kesin olarak bilinmemektedir. Yeni keşfedilen kuasar gibi enerjik cisimler bu sorunun çözümünü gösterebilir.

Kuasara bakış.

Çalışma ekibi, J043947.08 + 163415.7 hakkında mümkün oldukça fazla veri toplamaktadır. Şu anda kuasarı Avrupa Güney Gözlemevinin Çok Büyük teleskopu ile elde edilen 20 saatlik ayrıntılı tayfı analiz ediyorlar. Bu verilerle evrenin başlangıcındaki intergalaktik gazın kimyasal bileşimi ve sıcaklığının tanımlanması sağlanacak. Ekip ayrıca Atacama Büyük Milimetre/Milimetre-altı Dizisini de kullanıyor. Yakın zamanda göreve başlayacak olan James Webb teleskopundan da yararlanmayı planlıyorlar. Bu teleskoplarla alınan bilgiler süper kütleli karadeliğin kütle çekimi nedeniyle çevresinde biriken gaz ve tozun yıldız oluşumu üzerindeki etkisinin doğrudan ölçülmesini sağlayacak.

Kütle çekimsel mercek etkisi.

Önerilir...

1 Yorum

  1. çok büyük keşif.james web i bekliyorlar.geniş araştırma yapacaklar.teşekkürler.

Düşünceniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

%d