1000. Yazı: Gezgin-1 Güneş Sistemi Çıkış Gişesinde!

Gezgin 1’den (Voyager 1) gelen veriler aracın yıldızlararası uzaya ulaşan ilk insan yapımı cisim olduğunu doğruluyor. Araç şu an Güneş’ten 18 milyar km uzaktadır.

Gezgin 1 verilerine göre araç Güneş’i saran heliosfer ya da güneşi saran devasa kabarcıktan yıldızlararası uzaya geçiş yaptı.

Ressam gözüyle Gezgin ve heliosfer. (NASA / JPL-Caltech)

Bilimciler aracın yıldızlararası ortama giriş yaptığını iki kanıtla belirledi: Güneş’in manyetik alanı boyunca uzaklaşan yüklü parçacıkların dışarıdan gelen yüklü parçacıklarla yok olması ve yine dışarıdan kaynaklanan kozmik ışınların yoğunluğunun artması. Yani Gezgin 1 artık yıldızlararası ortamın manyetik alanında.

Kaliforniya Teknoloji Enstitüsü Gezgin projesi bilimcilerinden Ed Stone: “Bu tuhaf yıldızlararası ortama giren Gezgin 1 ile insanlığın ulaştığı en uzak noktanın keşfi demektir. Bu nedenle araç dikkatleri üzerine çekiyor. Kozmik ışın ve yalıtılmış enerjik parçacık verilerine bakıldığında aracın yıldızlarası ortama girdiğini söylüyoruz. Buna karşılık araç Güneş’in manyetik alanını hala hissediyor” diyor.

Bilimciler Gezgin 1’in tam anlamıyla yıldızlararası uzayda olması için ne kadar daha yol alması gerektiğini bilmiyor. Onlara göre bu birkaç ay hatta birkaç yıl daha sürebilir. Heliosfer güneş Sistemi’ndeki gezegenlerden en az 13 milyar kilometre kadar uzağa uzanır. Burada güneşin manyetik alanı ve güneşten dışa doğru genişleyen iyonize rüzgâr hakimdir. Heliosfer dışındaki uzayı ise Samanyolu’ndaki yakın yıldızların manyetik alanı doldurur.

Gezgin 1 ve ikizi Gezgin 2, 1977 yılında fırlatıldı. Araçlar 1990 yılında yıldızlararası görevlerine başlamadan önce Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün’ü izledi. Şimdi ise heliosferin dışına çıkıyorlar. Heliosferin büyüklüğünü belirlemek Gezgin görevlerinin bir parçasıdır.

voyagerGezgin-2 Güneş’ten yaklaşık 15 milyar kilometre uzakta olup henüz heliosferin içindedir. Bulunduğu bölge yüklü parçacıkların oluşturduğu düzgün manyetik çizgiyle kaplı olduğundan heliosferin dışına güvenle ulaşmasını sağlar. Bölgede ölen yıldızlardan kaynaklanan düşük enerjili kozmik ışınların tespiti yapılabilir.

John Hopkins Üniversitesi Uygulamalı Fizik Laboratuarı’ndan Stamatios Krimigis: “Güneş’ten kaynaklı parçacıkların dramatik şekilde ve hızla yok olduğunu gördük. Manyetik karayolu girişinde sanki büyük bir vakum varmış gibi yoğunluk birden 1000 kat azalıyor. Gezgin 1’in yaklaşık 34 yıl önce Jüpiter’in dev manyetosferini terk ettiğinden beri böylesi bir düşüşle karşılaşmamıştık” diyor.

Gezgin 1’in yüklü parçacık gözlemleri aracın hala yıldızlararası ortam geçiş bölgesinde olduğunu gösteriyor. Bölgeye geçerken güneşin manyetik alanı çizgileri boyunca gözlenen yüklü parçacık sayısı hızla azaldı. Ancak manyetik alana dik doğrultuda hareket eden parçacık sayısı bu denli azalmadı, alan boyunca ve alana dik hareket eden kozmik ışın yoğunluğu ise arttı. Yıldızlararası uzayda hareket eden yüklü parçacıkların yönünde önemli bir değişiklik beklenmemektedir.

NASA’nın Goddard Uzay Uçuş Merkezi’nden Leonard Burlaga: “Manyetik alan yönünde önemli bir değişiklik söz konusu olduğu için biz hala güneş kaynaklı manyetik alan çizgilerini gözlemliyoruz” diyor.

NASA/Voyager

Not: Astronomi Diyarı üzerinde paylaştığım 1000. yazı güzel bir haberle oldu. Dile kolay 1000. Gökbilimle dolu 1000 haber ya da yazı. Sadece bilim. Nice 1000’ler diyelim artık.

Önerilir...

Düşünceniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

%d