Süper Boyutlu Bir Güneş Sistemi

129 ışık yılı uzaklıktaki HR 8799 sisteminin dördüncü gezegeni olan e’nin keşfi uluslararası bir çalışmayla geldi. (NRC-SED, C. Marois ve Keck Gözlemevi)

Gökbilimcilerden oluşan uluslar arası bir ekip güneş sistemi dışında başka bir yıldızın çevresinde dolanan sisteme ait dördüncü bir dev gezegeni keşfetti.

Gökbilimciler gezegen sisteminin güneş sistemimizin süper-boyutlu bir görüntüsü olduğunu belirtiyorlar. Los Angeles Kaliforniya Üniversitesi (UCLA) fizik ve gökbilim profesörü Benjamin Zuckerman: “sistemde dört dev gezegenin varlığı dışında küçük toz parçacıkları ile küçük kayalık ve buzlu nesneleren oluşan iki de enkaz kuşağının olduğu belirlendi” diyor. Bizdeki enkaz kuşaklarının ilki Jüpiter ile Mars arasındaki Asteroit Kuşağı ve Neptün’ün ötesinde yer alan Kuiper Kuşağı’dır.

Çıplak gözle de görülebilen Dünya’dan 129 ışık yılı uzaklıktaki HR 8799 parlak yıldızının çevresinde dolanan ve yeni keşfedilen dördüncü gezegeni HR 8799e’dir. HR 8799 sisteminin kütlesi oldukça büyüktür. Gökbilimcilere göre sistemin dört dev gezegeninin kütlesi Güneş Sistemi’ndeki tüm gezegenlerin kütlelerinin toplamından 20 kez daha büyük ve enkaz kuşaklarının da bizdeki enkaz kuşaklarından daha fazla nesne barındırıyor.

“Tüm bilinen ötegezegen sistemleri içinde görüntülenen yalnızca HR8799 sistemi oldu” diyor Zuckerman.

HR8799 yörüngedeki dört gezegen 5 ile 7 Jüpiter kütlesinde. Yen keşfedilen gezegen yıldızın çevresinde diğer üçüne göre daha yakın konumda dolanıyor. HR 8799e gezegeni bizim sistemimizde olsaydı konumu Satürn ile Uranüs arasında olacaktı.

Gökbilimciler dördüncü gezegenin görüntüsünü elde etmek için Hawai’deki WM Keck Gözlemevi’ndeki Keck II Teleskopu’nu kullandılar.

HR8799 sistemi ile Güneş Sistemi’nin karşılaştırılması. Güneş Sistemi’nde gösterilen dört gezegen sırasıyla Jüpiter, Satürn, Uranüs ve Neptün. (NRC-HIA, Christian Marois, and the W.M. Keck Observatory)

Kanada Ulusal Araştırma Merkezi’nden (National Research Council CanadaNRC) gökbilimci Christian Marois: “HR 8799 sisteminin 2008 yılındaki keşfi ötegezegenler açısından bir dönüm noktası oldu. Son 10 yılda ötegezegenlerin gözlem ve incelenmesi açısından son derece hızlı ilerlemeler kaydedildi. Bu da bize Güneş’e yakın yıldızların sistemlerinde bulunan gezegenlerin daha iyi anlaşılabilmesini sağlıyor” diyor.

Lawrence Livermore Ulusal Laboratuarı’ndan (LLNL) Quinn Konopacky: “Dört büyük gezegen arasındaki kütle çekim kuvveti etkisini hissettiriyor. Milyonlarca ya da milyarlarca yıl sonra sistem darmadağın olacak. Gökbilimciler sistemi önümüzdeki yıllarda daha ayrıntılı inceleyerek kesin yörüngelerini saptayabilecek” diyor.

Dört büyük gezegenin nasıl oluştuğu bilinmiyor ancak mevcut iki gezegen oluşum modelinden dört sonuç çıkarılıyor.

LLNL’den Bruce Macintosh: “En kolay modele göre dört büyük gezegen bulundukları yerde oluşmuş olabilir. Bu kuramsal çalışan arkadaşlarımızı biraz zorlayacak bir model.”

Zuckerman’a göre, gezegen sisteminde dört gezegene ilave olarak yıldıza daha yakın konumlarda kayalık, dünya benzeri gezegenler de bulunabilir. Ancak bu türden küçük gezegenlerin bulunmasının çok daha zor olduğunu da belirtmeden edemiyor.

Lowell Gözlemevi’nden Travis Barman: “Bu gibi görüntüler ötegezegen çalışmalarına yeni bir boyut kazandırıyor. Gökbilimciler şimdiden aynı maddeden oluşan ve aynı yaştaki bu dört gezegenin atmosferlerinin özelliklerini incelemeye başladı bile” diyor.

HR 8799e’nin ayrıntılı özelliklerinin ortaya çıkarılması ise yıldıza olan yakınlığı nedeniyle kolay olmayacak. Macintosh bu sıkıntıyı aşmak üzere Gemini Gözlemevi için Gemini Gezegen Görüntüleyicisi (Gemini Planet Imager) adında bir ötegezegen kamerasını yapmak için uğraş veriyor. Bu yeni alet yıldızdan gelen ışığı karartarak HR 8799e gibi gezegenleri hızlı bir şekilde algılayıp inceleme yapma olanağı sunacak.

Kaynak: UCLA

Önerilir...

Düşünceniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

%d