Gösteriliyor: 171 - 179 of 179 Sonuçlar

Chandra Kozmik Sırrı Aralıyor

Yandaki görüntü M31 ya da bilinen adıyla Andromeda Gökadasına ait. Görüntü Chandra (X-ışını), Spitzer(kızılötesi) ve Dijital İzleme-Digitized Sky Survey (görünür ışık) verilerinden oluşturuldu. Gökadanın merkezini gösteren sarı parlak bölge Chandra ile alınmıştır.

Yakın Dünyalar’ın Keşfine Doğru

Ötegezegen avcısı olan gökbilimcilerden bir ekip Güneş’e yakın ve Güneş benzeri iki yıldızın çevresinde dolanan en fazla 5 ile 7.5 Dünya kütleli altı gezegen keşfettiler. Gezegenler Dünya kütlesine yakın ve bize yakın yıldızların çevresinde dolandığı için önem kazanıyor. Araştırmalar Kaliforniya Santa Cruz Üniversitesi (UCSC) ve Washington Carnegie Bilim Kurumu’ndaki araştırmacılar tarafından gerçekleştirildi.

UCSC’den Steven Vogt’a göre yaşanabilir dünyaların keşfi çok yakında birkaç yıl içinde gerçekleşebilecek.

Çarpışan Gökadalar

Yeni bir görüntü NGC-6872 ve IC-4970 gökadaları arasında süren çarpışmayı üç farklı teleskopla elde edilen verilerin birleştirilmesiyle elde edildi: Chandra ile X-ışını görüntüsü, Spitzer ile kızılötesi görüntü ve ESO’nun Çok Büyük Teleskobu (VLT) ile de görünür ışık (kırmızı, mavi ve yeşil dalga boylarında) ile alınan görüntü. Gökbilimciler gökadaların merkezlerinde süper kütleli karadelikler bulunduğunu düşünüyor.

Yamyam Gökada

ESO’nun Yeni Teknoloji Teleskobu (NTT-New Technology Telescope) ile kızılötesi görüntüler yeni bir teknikle işleniyor. İşte bu teleskopla 11 milyon ışık yılı uzağımızdaki Erboğa A dev gökadası görüntülendi. Gökbilimciler gökadayı aynı zamanda yamyam gökada olarak adlandırıyor çünkü şu sıralar küçük bir gökadayı yutmakla meşgul. NGC-5128 olarak kodlanan gökada ilk kez 1847 yılında John Hershcel tarafından keşfedilmişti.

En Uzak Gökada Kümesi Keşfedildi

Çok ama çok uzaklarda bir gökada kümesi bize göz kırptı. Buradaki uzak kelimesini öylesine söylemiyorum, gerçekten çok uzakta. Öyle uzak ki, kümenin ışığı bize 10.2 milyar yılda geliyor. Bu uzaklık günümüz bilim ve teknolojisi için bir rekor.

NASA’nın Chandra X-ışınları Teleskobu ile evren şu anki yaşının dörtte biri yaşındayken oluşmuş JKCS041 olarak adlandırılan yeni bir nesne keşfedildi. Chandra’dan X-ışınlarıyla alınan mavi bölge, Çok Büyük Teleskop (VLT) ile görünür ışıkta alınan iki görüntünün birleştirilmesiyle kümenin keşfi yapıldı.

Bir Gaz Gezegende Organik Molekül Bulundu

Güneş Sistemi dışındaki gezegenleri inceleyen Gökbilimciler, sıcak gaz bir gezegende yaşam için gerekli olan organik molekül tespit ettiler. Gezegen yaşanabilir durumda değil, ancak gelecekte aynı moleküller bir karasal gezegende bulunabilir.

NASA’nın yörüngede dolanan Hubble ve Spitzer Teleskoplarıyla, 150 ışık yılı uzaklıktaki Güneş benzeri bir yıldız çevresinde dolanan HD 209458 b gezegeninde organik molekül izine rastlandı.

51 Ophiuchi’deki Toz Diskleri

Hawai’deki Keck Gözlemevi’ndeki Gökbilimciler 10 m çaplı ikiz teleskoplarla başka bir yıldız çevresindeki toz disklerini incelediler. Bu diskleri Güneş sistemi’ndeki disklerle de karşılaştırdılar. Gözlem için 51 Ophiuchi yıldızı seçildi. Yıldızın toz diski Jüpiter’in yörüngesine kadar uzanıyor. Gezegen sistemleri oldukça tozlu yerlerdir. Güneş sistemimizde birçok kuyrukluyıldız, asteoridler bulunuyor ve bunların yörüngelerişnin zaman Jüpiter’le kesiştiğini Jüpiter çevresindeki tozlu bölgeden anlıyoruz.

Yeni Bir Gezegen Diski Keşfedildi

Gökbilimciler bir yıldızın çevresinde tuhaf olayların olduğunu keşfettiler. Gökbilimciler gördüklerinin büyük bir olasılıkla bir yıldız veya bir gezegenin, çevresindeki gezegen oluşturma diskini ittiği bir yapı olduğunu düşünüyorlar. Gözlem Spitzer Teleskobu ile yapıldı.

Kurama göre gezegenler gaz ve toz disklerinin kendi çevrelerinde dönerek yoğunlaşması yoluyla oluşuyor. Bu süreç aslında milyonlarca yıl sürmektedir.