Venüs Bulutlarında Yaşam Var Mı?

Dünya dışı yaşam arayışında bilim insanları her olasılığı araştırıyor. Örneğin Mars’ta bir zamanlar (ve şu anda da) yeraltı sularının yaşam için uygun şartları sağladığını gösteren izler bulunuyor. Ayrıca Satürn’ün Titan ve Enceladus uyduları ile Jüpiter’in Europa, Ganymade ve Callisto’nun buzlu kabuklarının altındaki okyanuslarda yaşam olabileceği üzerinde de duruluyor.

VAMP ya da Venüs Atmosferik Manevra Platformu ile Venüs bulutlarındaki mikrobiyotik yaşam formalarının olup olmadığı araştırılacak. (Northrop Grumman Corp.)

Bilim insanları şimdi de gözlerini Venüs’e dikti: Venüs bulutlarında yaşam olabilir mi?

Astrobiyology dergisinin 30 Mart 2018 tarihinde yayınlanan bir çalışmaya göre Venüs atmosferinde mikrobiyotik yaşam formları olabilir. Makale Wisconsin-Madison Üniversitesi gezegen bilimcilerinden Sanjay Limaye’nın başını çektiği bir ekip tarafından yazıldı.

Limaye: “Venüs’ün yaşamı başlatabilecek bolca zamanı vardı. Bazı modeller bir zamanlar Venüs’ün yüzeyinde 2 milyar boyunca sıvı suyla yaşamın yeşerebileceği iklime sahip olduğunu öne sürüyor. Mars’ta gerçekleştiğine inanılandan daha uzun bir süre” diyor.

NASA’nın Ames Araştırma Merkezi’nden David J. Smith’in gerçekleştirdiği özel donanımlı balon araştırmasına göre Dünya’da karasal mikroorganizmalar –çoğu bakteri- 41 km yükseğe kadar sürüklenebilir.

Üstelik yeryüzünde Yellowstone’un sıcak su kaynaklarında, derin okyanus hidrotermal deliklerinde, kirlenmiş alanların zehirli çamurlarında ve asidik göllerde yaşadığı bilinen birçok mikrop türü bulunuyor.

Venüs atmosferindeki moleküler yapılar (ESA).

Californiya State Polytechnic Üniversitesinden profesör Rakesh Mogul: “Dünya’da yaşamın asidik koşullarda gelişebileceğini, karbondioksit ile beslenebileceğini ve sülfürik asit üretebileceğini biliyoruz” diyor. Venüs’ün bulanık, yüksek miktarda yansıtıcı ve asidik atmosferinin çoğunlukla karbondioksit ve sülfürik asit içeren damlacıklardan oluştuğu biliniyor.

Venüs bulutlarında yaşam olabileceğine ilk kez 1967’de Harold Morowitz ve ünlü gökbilimci Carl Sagan işaret etti. Onlarca yıl sonra David Grindpoon, Mark Bullock ve ekibi bu fikri genişletti.

Venüs atmosferinde yaşam olabileceği fikrini desteklemek amacıyla 1962-1978 yılları arasında gerçekleştirilen bir dizi uzay sondası, Venüs’ün alt ve orta yükseklikteki atmosferlerinde –yüzeyden 40 ile 60 km arası- sıcaklık ve basıncın mikrobiyotik yaşamı engellemeyeceğini gösterdi. Ancak gezegen yüzeyinde 450 C dereceye varan sıcaklığın yaşam için anormal olduğu da bilinmektedir.

Araştırmalarını Japonya Havacılık ve Uzay Araştırma Dairesinde yapan Limaye, NASA’nın bir öğretmen atölyesinde yapılan toplantıya tesadüfen katılmış ve bunun sonucunda gezegen atmosferini inceleme fikrini gözden geçirme kararı almıştı. Polonya Üniversitesinden çalışma ekibi üyesi Grzegorz Slowik Venüs bulutlarında gözlenen ancak açıklanamayan koyu lekeler oluşturan tanımlanmamış parçacıkların ışık emici özelliği olan Dünya’daki bakterilere benzediğini düşünüyordu. Tayfsal gözlemler ve özellikle morötesi ışıkta alınan veriler koyu lekelerin yoğunlaştırılmış sülfürik asit ve diğer bilinmeyen ışık emici parçacıklardan oluştuğunu göstermektedir.

Limaye, yüzlerce yıl önce yeryüzündeki teleskoplarla fark edilen bu koyu lekelerin bir sır olduğunu belirtiyor. Daha sonraları birçok sonda ile ayrıntılara ulaşılabilmiştir.

Koyu lekeleri oluşturan parçacıklar Dünya’daki bazı bakteri kümeleriyle neredeyse aynı boyutlara sahiptir, ancak Venüs’ün atmosferini örnekleyen aletler organik veya inorganik yapıdaki maddeleri ayırt edememektedir.

1983’de Rusya’nun Venera 13 sondasının Venüs yüzeyinden aldığı bir görüntü. (Soviet Space Agency; IPF APOD; Don P. Mitchell)

Lekeler Limaye ve Mogul’a göre Dünya göl ve okyanuslarında ortaya çıkan alg kümelerine benzer şeyler olabilir. Tek fark bunların Venüs atmosferinde yaşamlarını devam ettirmesi gerektiği.

Limaye Venüs bulutlarındaki mikrobiyotik yaşam fikrini, Kuzey Hindistan’daki yüksek rakımlı tuz gölü olan Tso Kar’ı ziyaret ettiğinde belirledi. Burada göl kenarında çürüyen çimlerin üzerindeki bakteriler atmosfere karışıyordu.

Bununla birlikte Limaye’ye göre denklemin bilinmeyen kısmının, Venüs’teki sıvı suyun buharlaştığı zaman –son milyar yıl içinde oluşan büyük lav akıntısı nedeniyle- karasal tarihi yok olması şeklinde belirtiyor.

Dünya dışı yaşam arayışında gezegenlerin atmosferlerindeki büyük değişim keşfedilememiş bir sorudur.

Venüs atmosferini örneklemenin bir yolu VAMP ya da Venüs Atmosferik Manevra Platformu gibi bir uçak gibi hareket edebilen ama aslında bir keşif balonu olan sondalardır.

Limaye böylesi bir platformun meteorolojik ve kimyasal sensörler ile tayfölçerler gibi araçları kapsaması gerektiğini söylüyor. Ayrıca canlı mikroorganizmaları tanımlayan bir mikroskop türünü de taşıyabilir.

2020’li yıllarda Rusya Venera-D projesini hayata geçirmek istiyor. Bu amaçla NASA’nın da katkısıyla sözü edilen bir araştırma platformu kurulabilir.

Makale adresi: https://www.liebertpub.com/doi/10.1089/ast.2017.1783

Science Daily

Önerilir...

1 Yorum

  1. bazı mikrobakteriyel canlıların siyanürü kendi bünyesine katıp yaşam mücadelesi verebiliyorsa ki öyle,özellikle jüpiterin uydusu euoropada (ben öyle inanıyorum)buzulların altında ki okyanusda hertürlü yaşam form’u olabilir .jüpiter macerasındaki film de olsa ben gerçek payı olduğuna inananlardanım,selamlar.

Düşünceniz

Bu site, istenmeyenleri azaltmak için Akismet kullanıyor. Yorum verilerinizin nasıl işlendiği hakkında daha fazla bilgi edinin.

%d