Hubble’ın yeni ve çarpıcı görüntüsünde parlak yıldız AG Karina ya da HD 94910 görülüyor. Güney yarıküredeki Karina takımyıldızında bulunan AG Karina 20.000 ışık yılı uzağımızdadır.
Evrendeki en büyük yıldızlardan AG Karina’nın Hubble Teleskopu ile alınmış görüntüsü. Görüntüdeki parlak yıldız asıl yıldız değil, parlaklığından dolayı yanıltıcı bir poz vermektedir (ESA/Hubble & NASA).
AG Karina Mavi Işıklı Değişenler sınıfındadır. Bunlar Güneş’in birkaç milyon parlaklığında ve yirmi Güneş kütlesinde olup evrenin en büyük yıldızları arasında yer alan Wolf-Rayet yıldızlarındandır.
AG Karina gibi bir yıldız olağanüstü bir hızla kütle kaybeder. Bu kütle kaybı saatte 7 milyon kilometreye ulaşan güçlü yıldız rüzgârlarına neden olur. Bu güçlü rüzgârlar görüntüdeki gibi görünür zarların oluşmasına neden olur. Rüzgârlar nedeniyle yıldızlararası uzaya atılan madde gaz bulutları üzerinde büyük bir baskı oluşturur.
Parlaklığı daha çok morötesi dalga boyunda olduğundan HD 94910 gibi yılddızlar çıplak gözle görülmezler.
Bu görüntü Hubble Uzay Teleskopu’nun Geniş Alan Kamerası-2 ile alınmıştır. Görüntünün merkezindeki parlak yıldız dikkat çekmesine karşılık yıldızın kendisi değildir. Yıldız aslında bundan çok daha küçük olup parlaklığın ardında gizlidir. Beyaz çapraz ışınlar ise astronomik bir fenomen değil sadece bir teleskop etkisidir.
NASA’nın WISE aracı (Geniş Alan Kızılötesi Tarayıcısı) bir yıldızın çevresinde kırmızı renkli bir nesneyi görüntüledi. Kırmızı nesne yıldızdan dışarı fırlayan atıktan oluşuyor. Yıldız, Samanyolu’nun büyük yıldızlarından biridir. Bu tür büyük yıldızlara Wolf-Rayet yıldızları adı veriliyor. V385 Karina olarak adlandırılan yıldız 18 Güneş çapı büyüklüğünde.
ESO’nun Şili’de bulunan La Silla Gözlemevi’ndeki Geniş Alan Görüntüleyicisi ile yeni alınan bu muhteşem görüntü parlak ve ender bulunan WR 22 yıldızını ve çevresindeki renkli ortamı göstermektedir. Oldukça parlak ve sıcak olan WR 22 yıldızı atmosferini Güneş’ten milyonlarca kez daha hızlı bir şekilde uzaya atmaktadır.
NASA’nın Hubble Uzay Teleskopunu kullanan gökbilimciler Samanyolu Gökadası’nda daha önce görülmemiş hızla yaşlanan büyük bir yıldıza ait yeni veriler elde etti. “Nasty 1” kod adıyla bilinen yıldız, kataloglarda NaSt1 adıyla yer almaktadır. Yıldız son derece büyük kütleli yıldızların evrimindeki her aşamayı daha kısa ömrü nedeniyle gösterebilir. Birkaç yıl önce keşfedilen…
APEX gözlemleri ile Nova Vulpecule 1670’in gizemi gözler önüne serildi APEX ve diğer teleskoplarla yapılan yeni gözlemler Avrupalı gökbilimcilerin 1670 yılında gökyüzünde gördükleri yıldızın bir nova değil, çok daha nadir rastlanan şiddetli bir yıldız çarpışması olduğunu ortaya çıkardı. Patlama sonrasında…
ESA’nın XMM Newton X9ışını Uzay Teleskobuyla bir beyaz cücenin fotoğrafını çekti. Beyaz cüceler kozmik uzaklıkları ölçmede kullanıldığı gibi evrenin genişlemesi bilgisinde de sık kullanılan kaynaklardır.
Gökbilimciler 1997 yılından bu yana HD-49798 parlak yıldızının yakınında X-ışınları yayan görünmeyen bir nesne olduğunu bulmuşlardı. XMM teleskobu ile bu nesnenin beyaz cüce olduğu ortaya çıkarıldı. Ölü yıldız uzaya x-ışınları yollayarak kendini gösteriyor.
Güneş tek başına olabilir ama gökadamızdaki çoğu yıldız gerçekte çifttirler. Bu yıldızların birbirleri arasındaki uzaklık aralarındaki kütle çekimine bağlıdır.
İkiz yıldızların oluşumu gökbilimin yanıtı bulunamamış sorularından biridir. Onlar iki ayrı buluttan mı yoksa tek bir “yumurtadan” mı oluşur?
Betelgeuse sönüyor mu? Avcı takımyıldızındaki bu ilginç yıldızın parlaklığı son zamanların en küçük değerine ulaştı. Kırmızı dev aşamasında olan yıldız her an patlayabilir ya da bir milyon yıl daha dayanır. Kesin olan şey sönükleştiği. Gökbilimciler uzun zamandır Betelgeuse’un enerji krizinde…
W3 adlı büyük bir yıldız oluşum bölgesini görüntüleyen ESA’nın Herschel Uzay Gözlemevi büyük kütleli yıldızların doğumuyla ilgili sır perdesini aralıyor.
Dev moleküler bulut yapısıyla muzzam bir yıldız doğumevi olan 6200 ışık yılı uzaklıktaki W3, Samanyolu’nun ana sarmal kollarından olan Kahraman Kolu’nda yer alıyor.
ESO’nun Çok Büyük Teleskop’unu kullanan Avrupalı gökbilimciler ilk kez bir magnetarın – alışılmadık bir nötron yıldızı türü – en az 40 Güneş kütleli bir yıldızdan oluştuğunu gösterdiler. Sonuçlar yıldızların nasıl evrimleştiği, bu kadar büyük kütleli bir yıldızın bir magnetar yerine karadelik olmasının beklendiği mevcut teoriler için büyük zorluklar arz ediyor.
APEX gözlemleri ile Nova Vulpecule 1670’in gizemi gözler önüne serildi APEX ve diğer teleskoplarla yapılan yeni gözlemler Avrupalı gökbilimcilerin 1670 yılında gökyüzünde gördükleri yıldızın bir nova değil, çok daha nadir rastlanan şiddetli bir yıldız çarpışması olduğunu ortaya çıkardı. Patlama sonrasında…
ESA’nın XMM Newton X9ışını Uzay Teleskobuyla bir beyaz cücenin fotoğrafını çekti. Beyaz cüceler kozmik uzaklıkları ölçmede kullanıldığı gibi evrenin genişlemesi bilgisinde de sık kullanılan kaynaklardır.
Gökbilimciler 1997 yılından bu yana HD-49798 parlak yıldızının yakınında X-ışınları yayan görünmeyen bir nesne olduğunu bulmuşlardı. XMM teleskobu ile bu nesnenin beyaz cüce olduğu ortaya çıkarıldı. Ölü yıldız uzaya x-ışınları yollayarak kendini gösteriyor.
Güneş tek başına olabilir ama gökadamızdaki çoğu yıldız gerçekte çifttirler. Bu yıldızların birbirleri arasındaki uzaklık aralarındaki kütle çekimine bağlıdır.
İkiz yıldızların oluşumu gökbilimin yanıtı bulunamamış sorularından biridir. Onlar iki ayrı buluttan mı yoksa tek bir “yumurtadan” mı oluşur?
Betelgeuse sönüyor mu? Avcı takımyıldızındaki bu ilginç yıldızın parlaklığı son zamanların en küçük değerine ulaştı. Kırmızı dev aşamasında olan yıldız her an patlayabilir ya da bir milyon yıl daha dayanır. Kesin olan şey sönükleştiği. Gökbilimciler uzun zamandır Betelgeuse’un enerji krizinde…
W3 adlı büyük bir yıldız oluşum bölgesini görüntüleyen ESA’nın Herschel Uzay Gözlemevi büyük kütleli yıldızların doğumuyla ilgili sır perdesini aralıyor.
Dev moleküler bulut yapısıyla muzzam bir yıldız doğumevi olan 6200 ışık yılı uzaklıktaki W3, Samanyolu’nun ana sarmal kollarından olan Kahraman Kolu’nda yer alıyor.
ESO’nun Çok Büyük Teleskop’unu kullanan Avrupalı gökbilimciler ilk kez bir magnetarın – alışılmadık bir nötron yıldızı türü – en az 40 Güneş kütleli bir yıldızdan oluştuğunu gösterdiler. Sonuçlar yıldızların nasıl evrimleştiği, bu kadar büyük kütleli bir yıldızın bir magnetar yerine karadelik olmasının beklendiği mevcut teoriler için büyük zorluklar arz ediyor.
APEX gözlemleri ile Nova Vulpecule 1670’in gizemi gözler önüne serildi APEX ve diğer teleskoplarla yapılan yeni gözlemler Avrupalı gökbilimcilerin 1670 yılında gökyüzünde gördükleri yıldızın bir nova değil, çok daha nadir rastlanan şiddetli bir yıldız çarpışması olduğunu ortaya çıkardı. Patlama sonrasında…
ESA’nın XMM Newton X9ışını Uzay Teleskobuyla bir beyaz cücenin fotoğrafını çekti. Beyaz cüceler kozmik uzaklıkları ölçmede kullanıldığı gibi evrenin genişlemesi bilgisinde de sık kullanılan kaynaklardır.
Gökbilimciler 1997 yılından bu yana HD-49798 parlak yıldızının yakınında X-ışınları yayan görünmeyen bir nesne olduğunu bulmuşlardı. XMM teleskobu ile bu nesnenin beyaz cüce olduğu ortaya çıkarıldı. Ölü yıldız uzaya x-ışınları yollayarak kendini gösteriyor.