Gösteriliyor: 61 - 70 of 72 Sonuçlar

Yeni Bir X-Işını Kaynağı Keşfedildi

Japon gökbilimciler Uluslararası Uzay İstasyonu’ndaki X-ışını Algılayıcısı ve NASA’nın Swift Gözlemevi’ni kullanarak gökadamızda Erboğa takımyıldızından gelen yeni bir X-ışını kaynağı tespit ettiler.
MAXI J1409-619 olarak adlandırılan X-ışını kaynağı geçtiğimiz çarşamba günü farkedildi.

Buluttaki Atarca

G327.1-1.1 Samanyolu içinde süpernova olarak patlayan bir yıldızın kalıntısıdır. Yıldızdan geriye hızla dönen bir nötron yıldızı kaldı. Atarca, Chandra ve XMM Newton’un algıladığı x-ışını ile radyo dalgaboyu yaymakta. Büyük kırmızı daire ise patlamanın radyo dalgası yayılmasını gösteren kızılötesi alanda alınmış 2MASS verisiyle elde edildi.

Yeni Bir Atarca ve Yeni İpuçları

Gökbilimciler NASA’nın Rossi X-Işını Gözleyicisini (RXTE) kullanarak ilk kez bir atarcayı (pulsarı) eşi olan yıldız tarafından tutulurken keşfettiler. Bu sıra dışı yoğun yıldızlarla ilgili daha fazla keşif Einstein’ın Genel Görelilik Kuramını da test edebilecek. Atarcalar süpernova olarak patlayan büyük bir yıldızın çekirdeği olan ve çok hızlı dönen nötron yıldızlarıdır.

Karadelik Olma Koşulu

ESO’nun Çok Büyük Teleskop’unu kullanan Avrupalı gökbilimciler ilk kez bir magnetarın – alışılmadık bir nötron yıldızı türü – en az 40 Güneş kütleli bir yıldızdan oluştuğunu gösterdiler. Sonuçlar yıldızların nasıl evrimleştiği, bu kadar büyük kütleli bir yıldızın bir magnetar yerine karadelik olmasının beklendiği mevcut teoriler için büyük zorluklar arz ediyor.

Bir Keşif de Bizden

Başını Sabancı Üniversitesi Mühendislik ve Doğa Bilimleri Fakültesi’nden Doç.Dr. Ersin Göğüş’ün çektiği uluslararası bir ekip Samanyolu’nda ki 7. Yumuşak Gama Işını tekrarlayıcısını (Soft-gama-ray repeater-SGR) keşfetti. Keşif 19 Mart 2010’da Swift uydusunun bölgede gerçekleşen patlamayı farkedince gerçekleşti. Ne diyelim, tebrikler Ersin Hocam.

Evrenin Virüsleri

Uzay boşluğunu kütle çekimsel olan eğen karadelikler bilim kurgu yazarlarınca yıkıcı özellikleri ön planda tutularak işlenmiştir. Nottingham Üniversitesi’ndeki araştırmacılar ise karadeliklerin bu özelliğinin dışında başka bir özelliği daha olduğunu ortaya çıkardı. Buna göre karadelikler, yeni yıldızların oluşumunda etkin rol oynuyor.

Külden Küle, Tozdan Toza

NASA’nın Spitzer ve Chandra uzay teleskopları ile alınan yeni bir görüntüde, çökmüş bir yıldızdan geriye kalan toz kalıntıları ortaya çıkarıldı. Toz, yıldızın geçmişi hakkında bilgi vermekte. Dış katmanını dışarı püskürten yıldızdan saçılan katmanın genişlemesi devam ediyor.

Yeni Tip Süpernova

İlk kez süpernova gibi patlayan gama ışını gözlenmeyen bir gama ışını patlaması gözlendi. Sanki bir terslik var gibi değil mi? Gama ışını görünmüyorsa nasıl gama ışını patlaması denilebiliyor. Haberin ayrıntılarını görelim.

Kozmik Işınlar Nereden Geliyor?

Atmosferimiz uzaydan gelen parçacıklar tarafından sürekli bombardıman edilir. Bu gizemli parçacıklar henüz 100 yıl kadar tespit edildi. Ancak teknolojinin gelişmesiyle birlikte gelişen ve 10 yıllık bir geçmişe sahip yeni nesil teleskoplarla bu kozmik ışınların yapısı, nasıl oluştukları gibi sorulara yanıt aranmaya başlandı. Bu parçacıklar süpernovalar sayesinde hızlandığı ortaya çıkmıştır ancak tüm sorular yanıt bulmamıştır.

Atmosferi izlemekle görevli Cherenkov teleskopları uzun zamandır kozmik ışınları izlemekte ve bu ışınlar hakkında gerekli bilgiyi toplamaktadır.

Fermi Teleskobu’ndan Mikrokuasar İncelemesi

Gökbilimciler Kuğu X-3’den yayılan yüksek enerjili gama ışınının ikili bir sistem tarafından oluştuğunu gösterdi. Sistemin üyelerinden biri olan büyük yıldız, yakınındaki bir nesnenin–nötron yıldızı veya karadelikde olabilir- etkisinden dolayı uzaya ışık hızının yarısı hızda radyo dalgası yayıyor.

Gökbilimciler bu tür nesneleri mikro kuasar olarak adlandırır. Bu tür nesneler merkezlerinde süper kütleli karadelik olan uzak gökadaların ve blazarların küçük bir kopyaları gibi çok güçlü radyo dalgalarını yüksek hızda yayınlarlar.