Atacama Kozmoloji teleskopu tarafından elde edilen bu görselin bir kısmı. Buradaki gördüğünüz Dolunay’ın 50 katı büyüklüğündeki bir alanı kapsamaktadır ve 20 milyar ışık yılı genişliğindeki uzay bölgesini temsil etmektedir. Büyük Patlamadan sadece 380,000 yıl sonra ortaya çıkan ışıma (burada kırmızı ve koyu mavi ile görülenler) gökbilimcilere evrenin yaşı hakkında tahminde bulunmalarını kolaylaştırmaktadır. (ACT Collaboration)
Gökbilimciler Şili’nin Atacama Çölündeki gözlemevinden evrendeki en eski ışığa baktılar ve Planck uydusu ile alınan verileri karşılaştırdılar. Sonuç: evren yaklaşık 14 milyar yıl yaşında.
Gerek gözlemler gerekse de kozmik geometri sonuçları evrenin 13.77 milyar yıl yaşında olduğunu gösteriyor; buradaki hata payı ±40 milyon yıl.
Evrendeki en eski ışığa ait yeni gözlemler ile Planck uydusunun 2009-2013 arası gözlem verilerinin birbiriyle örtüştüğü belirlenerek, evrenin standart modelin ileri sürdüğü gibi yaklaşık 14 milyar yaşında olduğu kanıtlanmış oldu.
Sonuçlar 30 Aralık’ta Journal of Cosmology and Astroparticle Physics’te yayınlandı.
Konuyla ilgili ayrıntılı makale Cornell Üniversitesi sayfasında yayınlandı.
2019’da bir araştırma ekibi Planck ölçümlerine göre evrenin yüz milyonlarca daha genç olması gerektiğini ileri sürmüş ve ölçüm aletlerinden birinde hata olduğunu ya da öne sürülen kuramın değişmesi gerektiğini belirtmişlerdi.
Ancak şimdi Atacama Kozmoloji teleskopu verileriyle Planck verilerinin örtüştüğü ve kuramda bir hata olmadığı belirtiliyor.
Kuramın yanlış olduğunu iddia eden araştırmacıların bu hesaplamaya ilişkin itirazları ne olacak, merakla bekliyoruz. J
Bildiğiniz gibi evren genişliyor. Gökada kümeleri arasındaki boşluk* tıpkı fırında pişen bir poğaça hamuru gibi büyüyor. Peki, evren ne kadar hızla genişliyor? Hubble ve diğer teleskoplar henüz bu sorunun yanıtında uzlaşamadı. Yani, ortada bir sorun var! Büyük Macellan Bulutundaki gözlenen yıldız kümesi (NASA, ESA, A. Riess (STScI/JHU), and Palomar Digitized Sky…
12 Milyar yıl önce uzay neye benziyordu? Bu sorunun yanıtı için Hubble’dan ve ESA'nın Herschel aracından iki ayrı görüntü geldi: 12 milyar yıl önce evren. İki aracın görüntüsü ve haberlere ilişkin ayrıntılar için bu haberi tekrar düzenlemek zorunda kaldım. İlk görüntü Hubble yerleştirilen Geniş Açılı Kamera (WFC3) ile Ekim 2009’da…
Avrupa Planck Uzay Aracı şimdiye elde edilmiş en parlak ve en doğru ve ayrıntılı evren haritasını elde etti. Sonuçlar evrenin sanılandan 100 milyon yıl daha yaşlı yani 13,8 milyar yıl yaşında olduğunu gösteriyor. Veriler ayrıca karanlık enerjinin daha az, karanlık madde ve normal maddenin de sanılandan biraz daha fazla olduğunu…
Hubble teleskopu verilerini kullanan uluslararası bir gökbilimci ağı, gökadaların dev kütle çekimi mercek etkisinden yararlanarak evrenin ne kadar hızlı genişlediğini birbirinden bağımsız olarak ölçtü. Yerel evren için ölçülen yeni genişleme hızı değeri önceki bulgularla tutarlı olmasına karşılık erken evren ölçümleriyle…
Modern kozmolojinin yeni ama önemli problemlerinden biri de karanlık enerjidir. 1998 yılında keşfedilişinden bu yana karanlık enerjiyi anlamak için birçok çalışma yapılmıştır. Bu çalışma ise tamamen farklı bir şekilde yapıldı. Yıldız, gezegen ve toz bulutlarında yer alan normal madde evrenin kütle-enerji içeriğinin çok küçük bir kısmını oluşturur.
ESA’nın Herschel uzay gözlemevi Samanyolu’ndan 2000’den kat daha fazla yıldız üreten bir gökada keşfetti. Evren 1 milyar yıl yaşındayken oluşmuş erken gökada, bu haliyle mevcut gökada evrimi kuramına karşı koyuyor.
HFLS3 olarak adlandırılan gökada, Herschel Çok Katlı Extragökada Araştırması (Hermes) ile elde edilen görüntüde soluk kırmızı leke gibi görünüyor.
ALMA’nın Einstein Halkası gözlemi olağanüstü detayları gözler önüne serdi ALMA’nın Uzun Erimli Dizge Kampanyası ile kütleçekimsel olarak merceklenen uzak bir gökadanın dikkat çekici ayrıntılı bir gözlemi gerçekleştirildi. Görüntüde gökada içinde yıldız oluşumunun meydana geldiği bölümler büyütülmüş bir şekilde görünüyor, bu…
Planck gözlerini açarak ilk görüntüsünü dünyaya yolladı. Görüntülerden Planck’ın veri kalitesinin mükemmel olduğu belirlendi. Bu bilgi Planck’ı uzaya yollayan ve L2 (Lagrange) noktasına yerleştiren ESA’yı mutlu etmişe benziyor.
Planck, uzaydaki büyük patlamanın izi olarak bilinen kozmik mikrodalga arka alan ışınımını, mikrodalga dalga boyunda inceleyecek. Araç 13 Ağustos 2009’da son manevrasını yaparak L2’deki istenilen yörüngesine oturmuştu.
Planck 15 ay süresince üzerindeki LFI (düşük frekans cihazı) ve HFI (yüksek frekans cihazı) ile bilgi toplayacak.
NASA’nın Hubble Uzay Teleskopu kozmik uzaklıkları ölçmek için kullanılan süpernovalardan en uzaktakini bulma arayışı sonuç verdi. Süpernovanın kırmızıya kayma değeri 1,914 olup 10 milyar yıl önce patladığı sanılıyor. Patlamanın olduğu zamana bakıldığında yıldızın evrenin oluştuğu sıralarda doğduğu sonucunda ulaşılıyor.
Hubble teleskopu verilerini kullanan uluslararası bir gökbilimci ağı, gökadaların dev kütle çekimi mercek etkisinden yararlanarak evrenin ne kadar hızlı genişlediğini birbirinden bağımsız olarak ölçtü. Yerel evren için ölçülen yeni genişleme hızı değeri önceki bulgularla tutarlı olmasına karşılık erken evren ölçümleriyle…
Modern kozmolojinin yeni ama önemli problemlerinden biri de karanlık enerjidir. 1998 yılında keşfedilişinden bu yana karanlık enerjiyi anlamak için birçok çalışma yapılmıştır. Bu çalışma ise tamamen farklı bir şekilde yapıldı. Yıldız, gezegen ve toz bulutlarında yer alan normal madde evrenin kütle-enerji içeriğinin çok küçük bir kısmını oluşturur.
ESA’nın Herschel uzay gözlemevi Samanyolu’ndan 2000’den kat daha fazla yıldız üreten bir gökada keşfetti. Evren 1 milyar yıl yaşındayken oluşmuş erken gökada, bu haliyle mevcut gökada evrimi kuramına karşı koyuyor.
HFLS3 olarak adlandırılan gökada, Herschel Çok Katlı Extragökada Araştırması (Hermes) ile elde edilen görüntüde soluk kırmızı leke gibi görünüyor.
ALMA’nın Einstein Halkası gözlemi olağanüstü detayları gözler önüne serdi ALMA’nın Uzun Erimli Dizge Kampanyası ile kütleçekimsel olarak merceklenen uzak bir gökadanın dikkat çekici ayrıntılı bir gözlemi gerçekleştirildi. Görüntüde gökada içinde yıldız oluşumunun meydana geldiği bölümler büyütülmüş bir şekilde görünüyor, bu…
Planck gözlerini açarak ilk görüntüsünü dünyaya yolladı. Görüntülerden Planck’ın veri kalitesinin mükemmel olduğu belirlendi. Bu bilgi Planck’ı uzaya yollayan ve L2 (Lagrange) noktasına yerleştiren ESA’yı mutlu etmişe benziyor.
Planck, uzaydaki büyük patlamanın izi olarak bilinen kozmik mikrodalga arka alan ışınımını, mikrodalga dalga boyunda inceleyecek. Araç 13 Ağustos 2009’da son manevrasını yaparak L2’deki istenilen yörüngesine oturmuştu.
Planck 15 ay süresince üzerindeki LFI (düşük frekans cihazı) ve HFI (yüksek frekans cihazı) ile bilgi toplayacak.
NASA’nın Hubble Uzay Teleskopu kozmik uzaklıkları ölçmek için kullanılan süpernovalardan en uzaktakini bulma arayışı sonuç verdi. Süpernovanın kırmızıya kayma değeri 1,914 olup 10 milyar yıl önce patladığı sanılıyor. Patlamanın olduğu zamana bakıldığında yıldızın evrenin oluştuğu sıralarda doğduğu sonucunda ulaşılıyor.
Hubble teleskopu verilerini kullanan uluslararası bir gökbilimci ağı, gökadaların dev kütle çekimi mercek etkisinden yararlanarak evrenin ne kadar hızlı genişlediğini birbirinden bağımsız olarak ölçtü. Yerel evren için ölçülen yeni genişleme hızı değeri önceki bulgularla tutarlı olmasına karşılık erken evren ölçümleriyle…
Modern kozmolojinin yeni ama önemli problemlerinden biri de karanlık enerjidir. 1998 yılında keşfedilişinden bu yana karanlık enerjiyi anlamak için birçok çalışma yapılmıştır. Bu çalışma ise tamamen farklı bir şekilde yapıldı. Yıldız, gezegen ve toz bulutlarında yer alan normal madde evrenin kütle-enerji içeriğinin çok küçük bir kısmını oluşturur.