Atbaşı Bulutsusu ve yer aldığı ortamın karmaşık görünümü ESA’nın Herschel uzay gözlemevi ve NASA/ESA Hubble uzay teleskopu birlikteliğiyle sunuldu.
Hem amatör hem de profesyonel gökbilimcilerin popüler hedeflerinden biri olan 1300 ışık yılı uzaklıktaki Atbaşı Bulutsusu Avcı (Orion) Bulutsusu’nda bulunuyor. Bulutsu, Avcı Moleküler Bulutunun bir parçası olup, takımyıldızın kemerini oluşturan üç yıldızdan doğuda olan Alnitak’ın güneyindedir.
Herschel gözüyle Atbaşı Bulutsusu ve çevresi. (ESA/Herschel/PACS, SPIRE/N. Schneider, Ph. André, V. Könyves (CEA Saclay, France) for the “Gould Belt survey” Key Programme)Herschel (üst), Hubble (sol alt) ve Sayısallaştırılmış gökyüzü Tarayıcısı (sağ alt) ile elde edilmiş Atbaşı Bulutsusu görüntüleri. (Herschel: ESA/Herschel/PACS, SPIRE/N. Schneider, Ph. André, V. Könyves (CEA Saclay, France) for the “Gould Belt survey” Key Programme, N. Schneider, Ph. André, V. Könyves (CEA Saclay); Hubble: NASA, ESA, and the Hubble Heritage Team (AURA/STScI); DSS2: ESO/Digitized Sky Survey 2, D. De Martin)
Herschel’in yeni uzak kızılötesi görüntüsünde Atbaşı, dalgalanmış bulutlar içinde sörf yapan “beyaz at” olarak görülüyor.
Astrofotoğrafçıların bir başka uğrak yeri de Alev Bulutsusu olarak bilinen NGC 2024’tür. Görünür ışık altında koyu toz şeritleriyle gizlenen bu yıldız oluşum bölgesi Herschel görünümünde tam bir cehennemi andırıyor.
Yeni doğan yıldızın yaydığı yoğun ışımanın etkisiyle ısınan toz ve gaz bulutu Herschel’in duyarlı gözleri tarafından algılanır.
Panoramik görüntüde sol tarafta göze çarpan NGC 2068 (M78) ve NGC 2071 ise diğer iki önemli büyük yıldız oluşum bölgeleridir. Bölgeden uzun kuyruk şeklinde yayılan soğuk gaz ve toz bulutları ile güzel desenli bir kelebeği andırır. Her ikisi de yakınlarındaki yıldızların ışığını yansıttıklarından görünür ışık altında yansıma bulutsusu olarak görülürler.
Soğuk gaz ve yeni hafif yıldızları bulunduran geniş toz örgüsü kırmızı ve sarı filamanlar şeklinde sahneyi kaplar.
Sıcak ve parlak gaz bulutları evrende nefes kesen manzaralar oluşturur. NASA/ESA Hubble Uzay Teleskopu ile elde edilen, sakin bir ortam varmış izlenimi veren bu görüntü Lagoon Bulutsusu’nun merkezine ait. Bölge, yoğun ve sıcak yıldızlardan gelen rüzgârların etkisiyle çalkalanan gaz hunileri ve yeni yıldız oluşturan enerjik karanlık gaz ve toz sisleriyle…
Hubble Uzay Teleskopu her yıl doğum gününü yeni bir fotoğrafla kutlar. 24. Doğum gününde Hubble bizi Maymun Kafası Bulutsusu (Monkey Head Nebula) ile tanıştırıyor. NGC 2174 olarak bilinen gaz ve toz bulutu Avcı takımyıldızı yönünde olup aramızda 6400 ışık yılı mesafe bulunmaktadır. Bunun gibi bulutsular Hubble’ın popüler hedefleridir ve 22…
Kartal Bulutsusunu bu şekilde hiç görmediniz. 1995 yılında Hubble Uzay Teleskopu’nun elde ettiği Kartal Bulutsusu’nun “Yaratılış Sütunları” 20 yüzyılın en akılda kalan görüntülerden olmuştu. Bu yıldız oluşum bölgesi şimdi de ESA’nın iki teleskopu ile yeni bir görünüme kavuştu.
Hubble Uzay Teleskopu 13,7 milyar yıl yaşındaki evrende 13,2 milyar yıl önce oluşmuş bir nesneyi ortaya çıkardı. Hubble bu keşfiyle en eski nesneye ait rekorunu da 150 milyon yıl daha ileri götürmüş oldu.
Büyük patlamadan 480 milyon yıl sonra oluşmuş olan ve UDFj-39546284 olarak kodlanan nesne mavi yıldızların oluşturduğu bir gökadadır.
ESO’nun Şili’deki La Silla Gözlemevi’nde bulunan 1.54-metrelik Danimarka teleskopu bir yıldızlar-arası bulut içinde yıldızların oluştuğu esnada karmaşanın hakim olduğu zamanı gösteren NGC 6559’un çarpıcı bir görüntüsünü yakaladı. NGC 6559 yeryüzünden yaklaşık 5000 ışık-yılı uzaklıkta, Yay takımyıldızı doğrultusunda yer alan bir…
Karşınızda Hubble Uzay Teleskopu’ndan tabloluk bir küme. Westerlund 2 kümesi ve çevresini ele alan görsel 25 yıldır görev yapan NASA/ESA Hubble Uzay Teleskopu verileriyle üretildi. 20 bin ışık yılı uzaklıktaki küme güney takımyıldızlarından Carina’da yer alıyor. Telif Hakkı: NASA, ESA,…
NASA’nın 19 yılı deviren Hubble Uzay Teleskobu artık daha canlı, daha büyüleyici görüntüleri iletmek ve evrenin sırlarını açığa çıkarmaya yardımcı olmak için uzaya her zamankinden daha dikkatli bakıyor. Hubble gözünden yeni alınan fotoğraflar geçtiğimiz mayıs ayında üzerine takılan yeni nesil kamerasıyla göz dolduruyor. Güneş Sistemimiz başta olmak üzere Kuiper Kuşağı’ndaki gökcisimlerini, diğer yıldızların çevresinde dolanan gezegenleri de gözlemleyebilecek hatta bu gezegenlerin doğumuna tanıklık edebilecek ölçüde güçlendirildi. İşte yeni donanımıyla Hubble yeni fotoğraflarını yayımladı. İşte o fotoğraflar:
Hubble Uzay Teleskopu’nun morötesi görme yeteneğinden yararlanan gökbilimciler R136 yıldız kümesinde bulunan en az 100 Güneş kütlesinde dokuz dev yıldız keşfetti. Böylece bugüne kadar keşfedilmiş en büyük yıldız örneklerine ulaşıldı. Keşif büyük kütleli yıldızların evrimine ilişkin birçok soruyu da beraberinde…
Hubble Uzay Teleskobu’yla 10 yıl arayla gerçekleştirilen iki ayrı gözlemle, NGC 3603 kümesinin merkezindeki birkaç yüz yıldızın küçücük hareketleri ölçüldü. Çalışmayı gerçekleştiren ekip, yıldız kümelerinin gelişmeyle orantılı bir şekilde hareket ettiğini tespit etti. Yani kümedeki yıldızlar henüz yerlerine oturmamış!
Hubble Uzay Teleskopu 13,7 milyar yıl yaşındaki evrende 13,2 milyar yıl önce oluşmuş bir nesneyi ortaya çıkardı. Hubble bu keşfiyle en eski nesneye ait rekorunu da 150 milyon yıl daha ileri götürmüş oldu.
Büyük patlamadan 480 milyon yıl sonra oluşmuş olan ve UDFj-39546284 olarak kodlanan nesne mavi yıldızların oluşturduğu bir gökadadır.
ESO’nun Şili’deki La Silla Gözlemevi’nde bulunan 1.54-metrelik Danimarka teleskopu bir yıldızlar-arası bulut içinde yıldızların oluştuğu esnada karmaşanın hakim olduğu zamanı gösteren NGC 6559’un çarpıcı bir görüntüsünü yakaladı. NGC 6559 yeryüzünden yaklaşık 5000 ışık-yılı uzaklıkta, Yay takımyıldızı doğrultusunda yer alan bir…
Karşınızda Hubble Uzay Teleskopu’ndan tabloluk bir küme. Westerlund 2 kümesi ve çevresini ele alan görsel 25 yıldır görev yapan NASA/ESA Hubble Uzay Teleskopu verileriyle üretildi. 20 bin ışık yılı uzaklıktaki küme güney takımyıldızlarından Carina’da yer alıyor. Telif Hakkı: NASA, ESA,…
NASA’nın 19 yılı deviren Hubble Uzay Teleskobu artık daha canlı, daha büyüleyici görüntüleri iletmek ve evrenin sırlarını açığa çıkarmaya yardımcı olmak için uzaya her zamankinden daha dikkatli bakıyor. Hubble gözünden yeni alınan fotoğraflar geçtiğimiz mayıs ayında üzerine takılan yeni nesil kamerasıyla göz dolduruyor. Güneş Sistemimiz başta olmak üzere Kuiper Kuşağı’ndaki gökcisimlerini, diğer yıldızların çevresinde dolanan gezegenleri de gözlemleyebilecek hatta bu gezegenlerin doğumuna tanıklık edebilecek ölçüde güçlendirildi. İşte yeni donanımıyla Hubble yeni fotoğraflarını yayımladı. İşte o fotoğraflar:
Hubble Uzay Teleskopu’nun morötesi görme yeteneğinden yararlanan gökbilimciler R136 yıldız kümesinde bulunan en az 100 Güneş kütlesinde dokuz dev yıldız keşfetti. Böylece bugüne kadar keşfedilmiş en büyük yıldız örneklerine ulaşıldı. Keşif büyük kütleli yıldızların evrimine ilişkin birçok soruyu da beraberinde…
Hubble Uzay Teleskobu’yla 10 yıl arayla gerçekleştirilen iki ayrı gözlemle, NGC 3603 kümesinin merkezindeki birkaç yüz yıldızın küçücük hareketleri ölçüldü. Çalışmayı gerçekleştiren ekip, yıldız kümelerinin gelişmeyle orantılı bir şekilde hareket ettiğini tespit etti. Yani kümedeki yıldızlar henüz yerlerine oturmamış!
Hubble Uzay Teleskopu 13,7 milyar yıl yaşındaki evrende 13,2 milyar yıl önce oluşmuş bir nesneyi ortaya çıkardı. Hubble bu keşfiyle en eski nesneye ait rekorunu da 150 milyon yıl daha ileri götürmüş oldu.
Büyük patlamadan 480 milyon yıl sonra oluşmuş olan ve UDFj-39546284 olarak kodlanan nesne mavi yıldızların oluşturduğu bir gökadadır.
ESO’nun Şili’deki La Silla Gözlemevi’nde bulunan 1.54-metrelik Danimarka teleskopu bir yıldızlar-arası bulut içinde yıldızların oluştuğu esnada karmaşanın hakim olduğu zamanı gösteren NGC 6559’un çarpıcı bir görüntüsünü yakaladı. NGC 6559 yeryüzünden yaklaşık 5000 ışık-yılı uzaklıkta, Yay takımyıldızı doğrultusunda yer alan bir…