NASA dün önemli bir açıklama yapacağını duyurdu. Herkes heyecanla bu açıklamayı bekledi, çeşitli tahminler yapıldı. Sonunda açıklama geldi: Mars’ta sıvı halde akan su var. Ama akla ilk gelebilecek dereler oluşturacak kadar değil. Mars’ta yüzeyin altında donmuş halde su-buzu olduğu biliniyordu. Ancak suyun yüzeyden aktığına ait şüpheler olsa da kesin kanıt yoktu. Araştırmacılar Kızıl Gezegen’in çevresinde 2006’dan bu yana dolanan bir uydunun verilerinin yardımıyla akan su kanıtına ulaştı. Böylece keşif gökbilim tarihinde yapılan önemli keşiflerden biri olarak yerini aldı.
NASA’nın Mars Yörünge Aracı (Mars Reconnaissance Orbiter, MRO), Kızıl Gezegen’de belirli aralıklarla sıvı su akışının gerçekleştiği yönünde güçlü kanıtlar elde etti.
MRO üzerindeki tayfölçeri Mars’ın görülür yamaçlarında hidrat mineralinin izine rastladı. Görseldeki koyu çizgiler bu akışı gösteriyor. Sıcak mevsimlerde dik yamaçlardan akan maddenin izine soğuk mevsimlerde rastlanmıyor. Sıcaklığın -23 0C dereceden daha sıcak olduğu zamanlarda akan madde Mars’ın çeşitli bölgelerinde görüldü.
NASA’nın Genel Merkezi’ndeki Bilim Görevleri yöneticisi John Grunsfeld: “Evrende yaşam biçimi arayışında Mars’ta su olduğundan uzun zamandır şüpheleniyorduk ve bunun doğrulanması gerekiyordu. Şimdi Mars’ta ‘tuzlu da olsa’ akan suyun olduğunun sağlam kanıtına ulaştık. Bu önemli bir gelişmedir” diyor.
Eğimli arazide tekrarlayan (recurring slope lineae, RSL) olarak nitelenen akışın sıvı su olduğuna yönelik ortak görüş bulunuyor. Bu görüşe göre hidratlı tuz yamaçlarda beliren koyu çizgilerin ortaya çıkmasına neden oluyor. Dünya’da hidratlı tuzlar suyun donma noktasını düşürdüğünden soğuk günlerde yollardaki buzu çözmek amacıyla kullanılır. Bilim insanları koyulaşmayı ise akan suyun yeraltı tarafından emilmesine bağlıyor.
Yüzeydeki suyun bir şekilde çekilmesiyle yüzeyde kalan hidratlanmış tuz koyu çizgilere neden olur. Tayfölçer gözlemleri birden fazla RSL noktasında hidratlı tuz imzası gösterirken bunların birkaçı koyu özellik gösterecek kadar genişti. Araştırmacılar RSL özelliği göstermeyen diğer alanlarda ise hidrata rastlamadı.
Araştırmacılar perkloratların hidratlı minerallere neden olduğunu bildiriyor. Dolayısıyla hidratlanmış tuzların nedeni büyük bir olasılıkla magnezyum perklorat, magnezyum klorat ve sodyum perklorattır. Bazı perkloratlar -70 0C kadar soğukta bile donmadan sıvı halde kalabilir. Dünya üzerinde doğal perkloratlara çöllerde daha çok rastlanır ve bunların bazı türleri roket iticisi olarak kullanılır.
Mars’ta daha önce perkloratlara rastlanmıştı. NASA’nın 1970’lerdeki Viking araçları ile Phoenix Lander ve Merak (Curiosity) aracı gezegenin toprağında perklorat izlerine rastlamıştı. Bu çalışmada araçların verileri göz önünde tutularak daha farklı yerlerde hidratlamış perkloratlara rastlandı.İlk kez bir yörünge aracıyla böyle bir keşif gerçekleşti.
MRO üzerinde altı bilimsel aletle 2006’dan bu yana Mars’ı izliyor.
NASA’nın Jet İticileri Laboratuarı’ndan MRO projesi araştırmacılarından Rich Zurek: “Bu kadar ince ayrıntılı özelliklerin tespiti için MRO’nun yıllar süren bilgi birikimi gerekliydi. İlk tespitimiz mevsimsel değişimlerle beliren koyu çizgiler oldu. Şimdi bunun nedenini açıklayabiliyoruz” diyor.
Araştırma ekibinin yayınladığı makalenin baş yazarı Atlanta’daki Georgia Teknoloji Enstitüsü’nden Lujendra Ojha’ya göre yeni veriler aslında ilki beş yıl öncesine dayanan gizemli koyu çizgilere dayanıyor. “Şimdi bunun nedeninin su olduğunu biliyoruz” diyor.
“Çoğu kişi Mars’taki sudan bahsederken antik su ya da donmuş su terimini tercih eder. Şimdi bundan fazlasının olduğunu biliyoruz. RSL noktalarının açıkça sıvı-su oluşum kuramlarını desteklediğini tayf yöntemiyle gösterdik.”
Bu keşif NASA’nın Mars görevlerinin ardından gelen önemli sonuçlardan biridir.
Araştırmacılar şimdi bu suyun kaynağı olabilecek yeraltı kaynaklarından yaşam biçimi olup olmadığını tartışıyor. Gelecekte yapılacak yeni araştırma uydularıyla bu sorunun yanıtına ulaşılabilecek.